Ailede iletişim, aile ahlâkı ve mutluluğu üzerine dersler:

Hüseyin K. Ece

Eylul-Aralık 2011

Zaandam Ayasofya Camii

 

YEDİNCİ DERS

13.11.2011

 

6-Örnek olmak

Baba/erkek aile fertlerini için bir model, bir örnek olmalı, onları ibadete teşvik etmeli

Allah (cc) hz. Musa’ya;

وَأْمُرْ أَهْلَكَ بِالصَّلَاةِ وَاصْطَبِرْ عَلَيْهَا لَا نَسْأَلُكَ رِزْقاً نَّحْنُ نَرْزُقُكَ وَالْعَاقِبَةُ لِلتَّقْوَى  {132}

"Ailene namazı emret ve kendin de ona devam et.” (Tâhâ 20/132)

 

7- İş konusunda aile fertleriyle istişare etmek

Zaten her işde istişare Allah’ın emridir. Bunu aile içinde olması daha gözel ve ve daah verimlidir.

فَبِمَا رَحْمَةٍ مِّنَ اللّهِ لِنتَ لَهُمْ وَلَوْ كُنتَ فَظّاً غَلِيظَ الْقَلْبِ لاَنفَضُّواْ مِنْ حَوْلِكَ فَاعْفُ عَنْهُمْ وَاسْتَغْفِرْ لَهُمْ وَشَاوِرْهُمْ فِي الأَمْرِ فَإِذَا عَزَمْتَ فَتَوَكَّلْ عَلَى اللّهِ إِنَّ اللّهَ يُحِبُّ الْمُتَوَكِّلِينَ {159}

"(Ey Peygamber), iş konusunda onlarla (mü’minlerle) müşavere et..." (Âl-i İmran, 3/159)  

Şura 36-43. âyetlerinde  "işleri aralarında danışarak yapanlar”  övülüyor.

وَالَّذِينَ اسْتَجَابُوا لِرَبِّهِمْ وَأَقَامُوا الصَّلَاةَ وَأَمْرُهُمْ شُورَى بَيْنَهُمْ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنفِقُونَ {38}

Kur’an eşlere şöyle tavsiye ediyor:

أَسْكِنُوهُنَّ مِنْ حَيْثُ سَكَنتُم مِّن وُجْدِكُمْ وَلَا تُضَارُّوهُنَّ لِتُضَيِّقُوا عَلَيْهِنَّ وَإِن كُنَّ أُولَاتِ حَمْلٍ فَأَنفِقُوا عَلَيْهِنَّ حَتَّى يَضَعْنَ حَمْلَهُنَّ فَإِنْ أَرْضَعْنَ لَكُمْ فَآتُوهُنَّ أُجُورَهُنَّ وَأْتَمِرُوا بَيْنَكُم بِمَعْرُوفٍ وَإِن تَعَاسَرْتُمْ فَسَتُرْضِعُ لَهُ أُخْرَى {6} (Talak)

(O halde, iddetlerinin içinde bulunan] kadınların, sizinle aynı yerde, aynı imkanları kullanarak geçinmelerini sağlayın; ve onları rahatsız edip hayatlarını çekilmez hale getirmeyin. Eğer hamile kalırlarsa, doğumlarını yapıncaya kadar onlar için her türlü harcamayı yapın; (boşanma kesinleştikten sonra) çocuğunuzu emzirirlerse onlara (hak ettikleri) karşılığı verin; ve kendi aranızda (çocuğun geleceğini) uygun bir şekilde konuşun. Eğer ikiniz de (annenin çocuğu emzirmesi ihtimalini) zor görürseniz onu (babasının) adına başka bir kadın emzirsin.”

 

8-Irzlarını ve iffetlerini korumak

Erkek, gözünü harama bakmaktan, ırzını ve namusunu zina yapmaktan koruyacaktır.

“(Resûlüm!) Mümin erkeklere, gözlerini (harama) dikmemelerini, ırzlarını da korumalarını söyle. Çünkü bu, kendileri için daha temiz bir davranıştır. Şüphesiz Allah, onların yapmakta olduklarından haberdardır.” (24/Nûr, 30)

“Irzlarını koruyanlar -ancak eşlerine ve cariyelerine karşı müstesna; çünkü onlar kınanmaz; bundan öteye (geçmek) isteyenler ise, onlar taşkınların ta kendileridir.” (70/Meâric, 29-31)

Erkeğin bu hareketi, kendini haram işlemekten koruduğu gibi; karısının hukukuna da riâyetin bir gereği olmaktadır.    

 

  • Erkeklerin Tamamlayıcı Görevleri

Aileyi, içinde Allah'a ibâdet edilen bir mâbed olarak tanıtır. Öyle mâbed ki, orada yapılan her müsbet iş, ibâdettir.

Erkeğin, ailesinin nafakasını temin etmesi, hanımına ve çocuklarına şefkat göstermesi büyük bir ibâdet olarak vasıflandırıldığı gibi; kadının itaati, sevgi dolu bir bakışı da bir ibâdet olarak takdim edilmiştir.

 

1-Ev halkını selâmlamak

Yüce Allah evlere selâmla girmeyi emrediyor.

....  فَإِذَا دَخَلْتُم بُيُوتاً فَسَلِّمُوا عَلَى أَنفُسِكُمْ تَحِيَّةً مِّنْ عِندِ اللَّهِ مُبَارَكَةً طَيِّبَةً كَذَلِكَ يُبَيِّنُ اللَّهُ لَكُمُ الْآيَاتِ لَعَلَّكُمْ تَعْقِلُون {61}

"... evlere girdiğiniz zaman birbirinize Allah katından mübarek ve hoş bir esenlik dileği olarak selâm verin..." (Nûr 24/61)

Peygamber (sav) Hz. Enes’e şöyle tavsiye etmişti: “Ey oğulcuğum! Ailenin yanına girdiğin zaman selâm ver, sana ve evdekilerine bereket olur.” (Tirmizî,  İsti’zân/10 no: 2698)

“Müslümanın Müslüman üzerindeki hakkı beştir: 1- Selâmı almak.

2- Hastayı ziyaret etmek. 

3- Cenazeye iştirak etmek.

4- Dâvete icabet etmek.

5- Aksırana “yerhamukellah” demek.” (Buhârî, Cenâiz/2. Müslim, Selâm/4 no: 2162. Ebu Davud, Edep/98 no: 5030. İbn Mâce, Cenâiz/1)

 

2- Ev halkına nazik ve kibar davranmak

Kibar davranmaktan maksat, güzel söz söylemek, yalancı, aldatıcı ve kırıcı ve kaba olmamak,  doğru ve gönül alıcı söz söylemektir. Hakaret edici, aşağılayıcı, buyurgan olmamak.

Allah (cc) müminlerin doğru sözlü olmalarını istemekte ve kötü sözlerin açıktan söylenmesini sevmediğini bildirmektedir:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا اللَّهَ وَقُولُوا قَوْلاً سَدِيداً {70}

“Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve doğru söz söyleyin ki, Allah sizin işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah’a ve Resûlüne itaat ederse, muhakkak büyük bir başarıya ulaşmıştır.” (Ahzab 33/69-70)

لاَّ يُحِبُّ اللّهُ الْجَهْرَ بِالسُّوَءِ مِنَ الْقَوْلِ إِلاَّ مَن ظُلِمَ وَكَانَ اللّهُ سَمِيعاً عَلِيماً {148}   

"Allah zulme uğrayanın dile getirmesin dışında çirkin sözün açıktan söylenmesini sevmez.." (Nisâ 4/148)

Peygamber (sas) erkeklere şu tavsiyede bulunuyor:

Ebû Hüreyre’nin rivayet ettiğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurdu: “Mü’minlerin iman bakımından en mükemmeli, huyu en iyi olanıdır. Hayırlınız, kadınlarına karşı hayırlı olanlardır.” (Tirmizî, Radâ’/11 no: 1162. Buhari, Edeb/112. Ebû Dâvûd, Sünne/15. İbni Mâce, Nikâh/50. İbn Hıbbân, Nikah no: 4176. Ahmed b. Hanbel, 2/250)

“(Ey Allah’ın Elçisi!) Kadınlar hakkında ne tavsiyede bulunursunuz?” sorulduğu zaman; “Onlara yediğinizden yedirin, giydiğinizden giydirin, onlara vurmayın ve onları kötülemeyin" buyurdu. (Ebû Dâvûd, Nikâh/42 no: 2144. İbn Hıbbân, Nikah no: 4175)

"Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz, kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız ve onların namuslarını ve ismetlerini Allah adına söz vererek helâl edindiniz…” (Müslim, Hac/147. Ebû Dâvûd, Hac/57 no: 1905)

 

3-Hanımının akrabalarına iyi davranmak

Hanımının kendi akrabalarına iyi davranmasını isteyen öncelikle onun akrabalarına iyi davranmalıdır.

Akrabalarına kötü söz söylememek, sövmemek, kusurlarını araştırmamak. Kendisini akrabalarıyla yargılamamak.

Hanımların yakın akrabalarını ziyaret hakkı vardır. Bu haklarına saygı göstermeli.

 

4-İyilikleri başa kakmamak, cömert ve babacan olmak.

Veda hutbesinde konu ile ilgili olarak şöyle buyurmustur:

"Ey insanlar! kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah`tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz, kadınları Allah`ın emaneti olarak aldınız ve onların namuslarını ve ismetlerini Allah adına söz vererek helal edindiniz...." (Müslim, Hac/14)

 

5-Hanımına ve çocuklarına asla kaba kuvvet kullanmamak

Kaba kuvvet,  ancak aklı kıt olanların veya öfkesinin esiri olanların işidir. Sözün gücüne inananlar işlerini konuşarak hallederler.

Peygamberimiz hayatı boyunca hiçbir zaman kadına el kaldırmamıştır. "(Kadınlarını) dövenleriniz hayırlınız değildir." (İbn Mâce, Nikâh/51. Ebû Dâvud. Nesâî. Ahmed bin Hanbel’den)

 “Sizden biri, hangi düşünceyle hanımını köle döver gibi dövmeye tevessül eder? Akşam olunca aynı yatakta beraber yatmayacaklar mı?” (Buhârî, Tefsîr Şems/1, Enbiyâ/17, Nikâh/93, Edeb/43. Müslim, Cennet/49 no: 2855. İbn Mâce, Nikâh/512. Tirmizî, Tefsîr no: 3340. Ahmed bin Hanbel, 4/17)

 

6-Anlayışlı olmak;

Eşine karşı anlayışlı ve akıllı olmak, onun eksiğini tamamlamak. Eşini iyi tanıyıp, onu olduğu gibi kabullenmek ve iyi idare etmek.

Hanımları daha iyi anlamak için sekiz aylık bebekle 24 saat meşgul olmanızı, ya da evdeki rollerin bir gün değişmesini tavsiye ederim. Erkek kadına nasıl davranıyorsa bu sefer kadın aynen, kadın nasıl davranıyorsa erkek aynen davransın.

Anlayışlı ve şefkatli bir eş olmanın en güzel örneklerini sunan Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurur:

"Bir mü'min, mü'mine hanıma buğz etmesin. Onun bir huyunu beğenmezse, başka bir huyunu beğenir." (Müslim, Radâ/61. Ahmed b. Hanbel, 2/329)

 

7-- Sorunları büyütmemek ve dargın durmamak.

Aile fertleri arasinda zaman zaman bir takim sorunlar ve tartismalar cikabilir... bunu olagan karsilayip büyütmemek...isi kavgaya götürmemek ve dargin durmamak, dinimizin istedigi bir davranistir...

Peygamberimizin (a.s),  "Müslümanın, mümin kardeşi ile üç günden fazla dargın durmasi helal olmaz" (Tirmizî, Birr/24)

Erkek, hep kendini kusurlu görmeli, "Ben iyi olsaydım, o böyle olmazdı" Ya da “olaya şöyle de bakabilirdim, sorunu şöyle de çözebilirdim”  diye düşünmelidir.  

Anlaşmazlıkların büyümemesinde veya azalmasında en önemli etken eşlerin kendi kusurunu görmesididr. Bu, karşılıklı anlaşmayı ve saygıyı artırır. Sürekli karşıdakini suçlu gören, problemleri artırmaktan başka bir şey yapmaz.

Hanımının iyiliğini, iffetini Allah’ın (cc) büyük nimeti bilmelidir. Onun huysuzluklarına iyilikle muamele etmeli, iyiliği çoğalıp, her işi seve seve yapınca, ona dua etmeli ve Allahü teâlâya şükretmelidir.

Çünkü, saliha bir kadın büyük bir ni'mettir.

“Sizin dünyanızdan bana üç şey sevdirildi: Güzel koku, kadın ve gözümün bebeği/nûru kılınan namaz.” (Müslim, Talâk/31, 34. Nesâî, İşretu’n-Nisâ/1)  

“Dünya bir metâ’dır/geçimdir. Dünya metâının en hayırlısı sâliha bir kadındır.” (Müslim, Radâ/64 no: 1467. Nesâî, Nikâh/15)

“En güzel dünya nimeti, insanın sahip olabileceği nimetlerin en hayırlısı: Zikreden dil, şükreden kalp ve insanın iman doğrultusunda (müslümanca) yaşamasına yardımcı olan kadındır.” (Tirmizî, Birr/13)

 

8-Mümkün olduğu kadar takdir ve teşekkür etmek

Karşıdakini takdir gönül alır, daha fazla iyilik görmesine kapı açar

 

9-Hizmetlerinde kusur aramamak

Herkes hata yapar. Herkesin kusuru olur. Hiç kimse mükemmel değildir. Herkesin eksik bir tarafı vardır. Müslüman koca evinde huzur istiyorsa eşinin eksiğini görmeyecek, durduk yerde kusur aramaya kalkışmayacaktır.

Kaldıki insanın yapısında vardır; kişi kusurunun ulu orta konuşulmasından, söylenmesinden hoşlanmaz.

 

10-Eve güleryüzle gelmek, dışarıdaki sorunları eve getirmemek

Eve gelince hanımına selâm verip hatırını sormalı, üzüntü ve sevincine ortak olmalıdır. Çünkü, o başkalarından ümitsiz ve yalnız kendisine alışmış bulunan dostu, dert ortağı, kendisine çok iyilik eden, çocuklarının yetiştiricisi ve çeşitli ihtiyaçlarının gidericisidir.

Dışarıda yaşanan sorunların bir kısmı eve getirilmemeli. Tabii ki evi ilgilendiren sorunlar ailede konuşulur. Ancak öyle sorunlar, olaylar, tecrübeler olur ki onların eve taşınması yeni sorunlara, çekişmelere, anlaşmazlıklara yol açabilir.

 

11-Hediye almak

Erkeklerin sık sık yapmaları gereken bir güzelliktir. Zira hediye her ne kadar az pahalı da olsa, yaptığı iş çok değerlidir.

 

12-Azarlamamak, alay etmemek, yansılamamak, kötü lakap takmamak

Hakîm İbn Mu'âviye babasından naklediyor: "Ey Allah'ın Resûlü! dedim, bizden her biri üzerinde, zevcesinin hakkı nedir?" Şöyle buyurdu: "Kendin yiyince ona da yedirmen, giydiğin zaman ona da giydirmen, yüzüne vurmaman, takbîh etmemen, evin içi hâriç onu terketmemen." (Ebû Dâvud, Nikâh/42 no: 2142, 2143, 2144)