İ. Turan’ın eniştesi anlatmıştı:

Yetmişli yıllarda Alucra’nın köylerinden birisinde bir genç bir minibüs almış. Giresun’a yolcu taşımaya başlamış.

 

O zaman yollar berbat, virajlı, çakur-çukur. Eh gencin soförlüğü de iyi değil. Bir gün Giresun’a giderken arabayı kaydırmış ve minibüs yoldan çıkıp yuvarlanmış. Sonuç üç ölü, bir kaç yaralı.

Genç bu durumu görünce aklı başından gitmiş, şaşırmış, dehşete kapılmış. Aslında merhametli birisi, kimseye zarar vermemeye çalışan, hakka ve hukuka uyan bir delikanlı. Üç kimsenin ölümüne sebep olduğu için büyük bir sıkıntı içine düşmüş.

Yaralılar hastahaneye kaldırılmış, cenazeler defnedilmiş. Bizim genç de tutuklanmış.

Günü gelmiş mahkemeye çıkarılmış. Hakim biraz da kızarak:

-Allah’tan korkmadın mı, nasıl üç tane vatandaşın ölümüne sebep oldun? diye sorunca;

Bizim genç yerinden fırladığı gibi cevabı yapıştırmış:

-Onlar vatandaş değil, Alucralıydı hakim bey.

 

25.3.1977

Erzurum

Hüseyin K. Ece