Dilinde dua, dededen kalma çeşme taşı
Nasır tutmuş kurnasından zaman akar
Sabrın tütsüsüyle ve sadakatin,
Tadıyla suya dökülür bacılarımız
Ufka doğru kanat açan atlılar
Zincirini kıran toprağın kökleri
Bu yer, bu vakit bir hevesin tutkusu
Sevdalı yar gibi yanyana taşlar
Çocuklar sokakta büyümemeli, ama öğrenmeli
Derdi hocam elimi tunç gibi tuttuğunda
Bana sabrı en koyu yerinden öğretti
Bir de kavi kalmayı bu sokakta
Sanma bu gülün kırmızısı yenilgidir
Yahut tükenen nefesin çığlığı
Vefalar ve sabır iklimleri,
Büyütmüş bu sokağın güllerini
Yolcu dur bak, dinle bu öykü
Senin adım atışınla başladı büyümeye
Sefere çıkan yiğitler türküsünden
Giysiler bul, o zambak mavisi hevesine
Dedem bu sokakta bulurdu konukları
Onlar, çocuklara kuşluk bir de muştu verirlerdi
Şimdi ne konuklar, ne dedem, ne de kuşluk var
Yalnız bu sokakta yaşıyor hiç bitmeyen öykümüz...
Hüseyin K. Ece
31/7/1988
Zaandam