O zehirli iklimi yılanlara bıraksan

Seherin nefesini koklarken pencereler

Gümüşten balıkları besler uzun dereler

Sen salıncakta yine sonsuzu düşünürsün

Varsın kuğular göle ak rengini düşürsün

Çimeni öpüyorken bir kelebeğin kanadı

Bakışımız sabahın meltemiyle kanadı

Dostun gül hediyesi güldürdü yüzümüzü

Dostun yüreğine biz, bağladık özümüzü

Karanlığı gönderdik sürgünler ülkesine

Can kurban olmaz mı hiç çiçeğin böylesine

 

Ey dost, o çiçek güldür, şahidim gülistandır

Bu, gül adına söylenmiş farklı bir destandır

 

Varsın gül renkli meltemler okşasın ufukları

Sevmeye gidelim biz gül yüzlü çocukları

Varsın aç gözlü kurtlar saldırsınlar dağlara

Biz gidelim taze gül devşirmeye bağlara

Çocuklara çiçeklerden birlikte taç yapalım

Papatya yaprağını annelere atalım

Varsın trenler uzak diyarlara koşsunlar

Bizi, bizim bahçede gül kokusu karşılar

Hangi mevsim gelirse gelsin, o da bizdendir

Verilirse bir şeyler, muhakkak gönüldendir

Yüzleri ak ediyor aydınlıkla yürüyen

Bil ki gül sefasıdır yürekleri bürüyen

 

Hüseyin K. Ece