Bırak gafiller dalsın asırlık hülyasına

Senin görevin yolda doğru düzgün gitmektir

 

Aldırma yalancının partal partal sözüne

Sen kelâmını inci yap, gerdanlık gibi olsun

Alışmalı vaktin hem yazına, hem güzüne

Öyle sabırlı ol ki, destanlık gibi olsun

 

Önemseme eşyaya tutsak olanları hiç

Sen sağlam kişiliği öne çıkar, tebcil et

Yola koyul, düşünme yolda kalanları hiç

Yolun hak olduğunu yüreğinde tescil et

 

Asla arkadaş olma çıkarın kullarına

Seni derine çeken hainlere dikkat et

Sen iyilik edince Allahın kullarına

Elbet çoğalır yine sıcak ve hoş muhabbet

 

Bilmediğin ırmağa dalma yüzme bilmeden

Kuyuya taş atma ki akıllı delirmesin

Aynaya bakma yüzde lekeleri silmeden

Vakur ol, kıymet bilen sana efendi desin

 

Tapuyu artırmayı sakın ilke edinme

Bir bak denize dalan parmağa, ne bulaşır

Herkes beni geçti yazık, diye yerinme

Açgözlüler sonunda kabristana ulaşır

 

Unutma bu dünyanın sonu var, her şey fâni

Niceleri buradan gelip gittiler sessiz

Bilmelisin; faydasız kıylukâl, mâlâya’ni

Önden gidenler yavaş yavaş, yittiler sessiz

 

Hüseyin K. Ece

11.02.2020

Rotterdam