Ey Beytullah! sana kurban olayım

            Bana bir yol ver, ben beni bulayım.

 

Hangi kucak senin gibi açılır?

Hangi anne öper sıcak alnımdan

Mü’min yüreklerde hatıran kalır

            Ey Beytullah! bırak sana geleyim

            Bana bir yol ver, ben beni bulayım.

 

Yola düşenlere gerçek aşkolsun

Tükensin bu yolda mahsus bir zaman

Yüreğe Kâbe’nin sevgisi dolsun

            Ey Beytullah, nasıl uzak kalayım

            Bana bir yol ver, ben beni bulayım.

 

Mescid-i Haram ki, mescidler şahı

Burada an durur, sevinir mekan

Zikreder burada taşlar Allah’ı

           Ey Beytullah! keşke burda öleyim

            Bana bir yol ver, ben beni bulayım.

 

İbrahim, İsmail ve Hacer ana

Kâbeyle birlikte akılda kalan

Şurada hikmetler, burada mana

            Ey Beytullah! aşkı kaça böleyim

            Bana bir yol ver, ben beni bulayım.

 

Yollar dolaşıktır, yollar uzundur

Esef etmez asla bu yola çıkan

Senden ayrı kalan yürek mahzundur

            Ey Beytullah, bırak sende güleyim

            Bana bir yol ver, ben beni bulayım.

 

Kâbe bir semboldür Allah’a doğru

Bununla dirilir dağınık insan

Toparlanır Rasûlüllah’a doğru

            Ey Beytullah! ben de bir hisse alayım

            Bana bir yol ver, ben beni bulayım.

 

Makam-ı İbrahim, Haceru’l-Esved

Hıcr-i İsmail ve beş vakit ezan

İşte bak, elele ezel ve ebed

            Ey Beytullah! kalpten pası sileyim

            Bana bir yol ver, ben beni bulayım.

 

Sende dil değil, taşlar konuşur

Seninle yürekler olurlar şâdân

Damlalar deryaya sende kavuşur

            Ey Beytullah! bunu nasıl bileyim

            Bana bir yol ver, ben beni bulayım.

 

Burda kabul olur bütün dilekler

İşte budur lütuf, budur armağan

Sana gülistandır mü’min yürekler

            Ey Beytullah! budur işte dileğim

            Bana bir yol ver, ben beni bulayım.

Hüseyin K. Ece

05 Ekim 2014/1487

Zil-hıcce 1435 Mekke