a-Ruh’un Mahiyeti
‘Ruh’ sözlükte, can, nefes, öz, ilham, vahy, Cebrail gibi anlamlara gelmektedir.
Rûh, insana hayat veren, onu düşünen, anlayan biri haline getiren manevi ve ölümsüz özün (cevherin) adıdır.
a-Ruh’un Mahiyeti
‘Ruh’ sözlükte, can, nefes, öz, ilham, vahy, Cebrail gibi anlamlara gelmektedir.
Rûh, insana hayat veren, onu düşünen, anlayan biri haline getiren manevi ve ölümsüz özün (cevherin) adıdır.
a-Ruhban Kelimesinin Sözlük Anlamı
Ruhban’ kavramının aslı ‘rehbet, ruhb ve rehb’ kelimeleridir. Bunların anlamı da acı ve ızdırap duyup büyük bir korkuyla çekinmek demektir.
a-İslâm Hukukunda Ruhsat
‘Ruhsat’, sözlükte, kolaylık demektir.
Fıkıh usulü ilminde ‘ruhsat’; Allah’ın, kullarının özrü sebebiyle ve onların ihtiyaçlarını gözeterek koyduğu (geçici) hükümlerdir.
a-Rukû’un Anlamı
‘Rukû’, sözlükte, iki kat eğilmek, beli bükmek demektir.
Namazda özel bir şekilde eğilme fiiline verilen özel bir isimdir. Namazda ayakta iken kıraat (Kur’an okuma) bittikten sonra, eller dizlerde, bel mümkün olduğu kadar düz bir şekilde eğilmektir.
a-Rüşd’ün Mahiyeti
‘Rüşd’, sözlükte, doğru yolu bulup ona girmek, akıl ve ruh bakımından olgunlaşmak, iyi ve doğru olan şeyleri yapabilme olgunluğuna ulaşmak demektir.
a-Sabr’ın Mahiyeti
‘Sabır’, sözlükte, darlıkta kendini tutma demektir.
‘Sabır’, aklın ve şeriatın gerektirdiği durumlarda nefsi hapsetme, kendine hakim olmadır. Acıya katlanmak, o acıyı geçirmek için dayanma ve karşı koymak da sabırdır ki, her türlü rahatlamanın ve başarının yoludur.