Suya atılan bir taş suda hayaller çizer

Alır götürür aklı Kaf dağının ardına

Halka halka çoğalır gizemler, düşünceler

Su kımıldar, görüntü değişir, göz yanılır

Mavi rengin yerini koyu lacivert alır

Bu bir tecrübe, olay; ne dersen de adına

 

 

İnsan bir tutam başak, su bir içimlik hayat

İkisi de değişir günü gelince dostum

Çekilir de gözlere ışıkta saklı bir hat

Görünen dağ görünmez olur, kaybolur gider

Ufuk insanı, insan kâinatı seyreder

Bir ayna ile birgün kardeş olunca dostum

 

İnsan bir damla sudan yaratılmış değil mi

Ya da bir çömlek gibi şekillenmiş topraktan

Sonra uygun bir yerde karartılmış değil mi

Bakarsın kafasına bir taş düşer uyanır

Bakarsın susuz kalır, susuzluğa dayanır

Gölgeler belki türkü söyler ona, uzaktan

 

Hakikatın bilinen sillesi olmasaydı

İns uzun bir gölgede uyurdu uyanmadan

Mezar öteden beri insanla dolmasaydı

İnsan her sabah yine bildiğini okurdu

Düşünmezdi arıyı, örümceği ve kurdu

Yerinden yekinmezdi kimseyi kıskanmadan

Hüseyin K. Ece

19.11.2014

Haarlem