Kurani Hayat

-      Giriş

Hz. Süleyman bir çok açıdan insanlık için mükemmel bir örnektir. O sadece dini konuları tebliğ eden ve öğreten biri değil, aynı zamanda adaletli ve becerikli bir yönetici, yerinde ve uygun kararlar alan bir bilgin, insanlara servet ve güç ahlâkını öğreten örnek bir zengin ve bir lider idi.

Lees meer...

-Emanet

‘Emanet’ kelimesinin aslı olan ‘emn’ kökü sözlükte, korku ve kaygının gitmesi, insanın korunma konusunda gönül rahatlığı içinde olmasıdır. Emanet, güvenle ilgili psikolojik durum hakkında kullanıldığı gibi, hem de korunması istenen şeylerle ilgili kullanılır. (R. İsfehani, el-Müfredat s: 30. İbni Manzur, Lisanu’l-Arab 1/164)

Lees meer...

Aileye bir ‘daru’s-selam’, yani esenlik ve güven yeri, huzur ve mutluluk yuvası diyebilir miyiz?

Ya da müslüman evliler ailelerini ‘daru’s-selâm’ yapmak zorundalar mı?

Eğer öyle ise bu nasıl mümkün olabilir?

Lees meer...

İslâm inancına göre insanın yaratılış sebebi bellidir. O da kulluk/ibadettir. (Zariyat, 51/56/ Ayrıca bak. Mülk, 59/2. Hûd, 13/7)

“Sizi sadece boş yere yarattığımızı ve sizin hakikaten huzurumuza geri getirilmeyeceğinizi mi sandınız?” (Mü’minûn, 23/115)

Lees meer...

Sözlükte infak

İnfak kelimesinin aslı ne-fe-ka fiilidir. Bu da tükenmek, azalmak, elden çıkmak anlamlarına gelir.

‘İnfak’, sözlükte bitmek, yok etmek, yoksul düşmek gibi manalara gelse de daha çok malın elden çıkarılması, harcanması ve sarfedilmesi anlamında kullanılmaktadır.

İnfak daha özel bir mana ile malı veya benzeri ihtiyaç maddelerini hayır yolunda harcamak, tüketmek  demektir.[1]

Lees meer...

A-Şehâdet-Şâhid

-         Sözlükte şehâdet/şehîd

Şehîd kelimesinin aslı ‘şehide’ ve onun masdarı olan ‘şehâdet’ fiilidir. Bu da sözlükte; “bir olaya şahid olmak, bildiğini söyleyip tanıklık etmek, bir yerde hazır bulunmak, bir şeyin iç yüzünü bilmek, haber vermek, muttali olmak, sözle ifade etmek ve bilmek" anlamlarına gelir.[1]

Lees meer...

-         Sözlükte sıdk, sâdık

‘Sâdık’ kelimesi, ‘sadeka’ fiilinin fail ismidir. Bu da bir sözü veya haberi gerçek söylemek, haber gerçek olmak, kişinin doğru sözlü olması, sözünü (va’dini) yerine getirmek demektir.

‘Sıdk’, sözlükte, yalanın (kizb’in)  zıddı olan doğruluktur. Bu doğruluk geçmişte olduğu gibi gelecekte de olabilir. Söz vermede veya başka bir konuda doğru olmayı, sözünde durmayı da ifade eder.

Lees meer...

    "Müslümanın sözü senettir." (Atasözü)

 Geçmişin tecrübesinden damıtılarak kristallaşan bu söz, imanın gereği olan 'emîn olma' ahlâkını ne kadar da güzel anlatıyor. İman, müslümana sözü senet olacak denli doğru/dürüst, güvenilir, sağlam karakterli, sözünün eri olmayı öğretir.

Başka bir deyişle iman, emîn olmayı gerektir. Mü’minin hayatında imana rağmen emîn olamama varsa; bu bir iman, ya da imanda sadâkat problemidir.

Lees meer...

-        Giriş

İslam nedir diye sorulsa şöyle cevap vermek mümkündür:  “İslam kısaca, Allah’a hürmet mahlukata şefkattir.”

Bu; Allah’a, hak ettiği kadar saygı, O’nun yarattıklarına da merhamet göstermektir.

Lees meer...

Kur’an şöyle buyuruyor:

“Rablerine karşı sorumluluk bilinci duyanlar da bölük bölük cennete gönderileceklerdir; oraya vardıklarında kapılarının ardına kadar açık olduğunu görecekler; ve muhafızlar onlara, “Selâm size! Hoş geldiniz! İşte buyrun, içinde temelli kalacağınız bu [cennete] girin!” diyecekler.” (Zümer 39/73)

Lees meer...

-          Tevhid; insanlığın tarihi

İnsanlar ya Tevhid Dinine, ya da şirk dinlerine inanırlar. Üçüncü bir yol yoktur insanın hayatında. Şirk, nasıl insanların kendi heva ve heveslerinden uydurdukları bütün dinleri tanımlıyorsa, ‘Tevhid’ de Allah’ın vahy yoluyla gönderdiği dini tanımlar.

İnsanlık ailesinin en öncelikli faaliyeti ve meselesi kendi özgür iradesiyle ‘Tevhid’ ile şirk arasındaki seçimdir. Ya da hak ile batıl, hidayet ile dalâlet, bir Allah’a ibadet ile birden fazla tanrıya kulluk, iki dünyalı yaşama ile sadece bu dünyalık yaşamak arasındaki tercihtir.

Lees meer...