-Kur’an’da tayyib/tayyibe kelimesi
Tayyib bunun aslı ‘tâ-be’ fiilidir. Bu da bir şeyin iyi, hoş, güzel, lezzetli, saf, arı-duru ve temiz olması demektir.
-Kur’an’da tayyib/tayyibe kelimesi
Tayyib bunun aslı ‘tâ-be’ fiilidir. Bu da bir şeyin iyi, hoş, güzel, lezzetli, saf, arı-duru ve temiz olması demektir.
Bir yazımızda Kur’an’da zamanı anlatan kavramları/kelimeleri ve mesajlarını incelemiştik. (Bkz: Kur’anî Hayat, Mayıs-Haziran 2018 sayı: 59)
“İslâm’ı ilk önce kabul eden muhâcirler ve ensar ile, iyilikle onlara uyanlar var ya, Allah onlardan razı olmuş; onlar da O’ndan razı olmuşlardır.
-Hanîf ne demektir
Hanîf’in aslı ‘hanefe’ fiilidir Bu da; dalâletten (sapıklıktan) ayrılıp istikamete, doğru yola meyletmek, doğru bir hedefe yönelmek demektir.
Kur’an, Allah yolunda infak etmeye, harcama yapmaya da bazı ölçüler koymuştur. Buna “infak ahlâkı” diyebiliriz.
İnsan, aile ve toplum, yani dünya hayatını inşa etmek üzere, hidâyet rehberi olarak gönderilen Kur’an’ın her bir âyeti hakikattir ve bağlayıcıdır.
Bilindiği gibi Kur’an bazı mesajları, hükümleri, uyarı ve teşvikler kıssalar aracılığı ile vermektedir.
-Ahlâk ve önemi
Ahlâk; ‘huluk veya hulk’un çoğuludur. Bu da seciye, tabiat, huy, karakter demektir.
İnzâr, korkunç haber vermek, bir şeyin sonucundaki güçlük ve zararı haber vererek uyandırmak, sakındırmaktır. Bu bir anlamda, bir tehlikeyi, bir zararı veya kötü bir sonucu haber vererek peşinen uyarmak, kişinin aklına başına almasını ve tedbirli olmasını haber vermektir.
Kur’an bir yerde iki zıt insan tipinden bahsediyor.
Birinci tip; olduğu gibi değil de, olduğundan farklı bir görünüm sergiliyor. Dürüst olduğunu iddia ediyor.
Şûrâ, İslâmî literatürde terim olarak yöneticilerin ve özellikle devlet başkanının görev alanlarına giren işler hakkında ilgililere danışıp onların eğilimlerini göz önünde bulundurmasını ifade ederç (Türcan, T. TDV İslâm Ansiklopedisi 39/230)