İşte bu kadar, arkadaş, hikâye sona erdi
Bu kadar kısa? Vay be; kimler tahmin ederdi
Sana anlatayım ne olduğunu geçende
Kapıyı kimler çaldı, sokağa kim yürüdü
Kim isteksiz kaldı bu havaya karışmaktan
Bu deli rüzgâr böyle estikçe ufka doğru
Hayallerimi alır götürür ötelere
Sığmam bir cümlenin dar kapısından içeri
Ne içimdeki volkan, ne tarifi olmayan
“Kabul ettim gönülden başım gözüm üstüne”
Demek varken gülüm, lâkin ve ama nedir
Bilirim kör olan baş üstündeki göz değil
Yüreğin gözü varsa; kör kimdir, âmâ nedir
Niçin esef edeyim birader, bugünlerde
Fırtına; varsın olsun, geceler üstümüze
abansa da, karanlık olsa da gökte, yerde